Korkak ve Canavar (Perg Efsaneleri 1. Kitap) - Barış Müstecaplıoğlu


"Kimse sadece iyi değildir. Kimse sadece kötü değildir. 
Bir savaşı bitirmek kahramanlıksa, buna kendinle barışarak başla"

Tho-en Kurme, Atalar-97.Söz




Fantastik kurgu edebiyatının ittifakla en önemli yazarı kabul edilen Tolkien'in bu edebiyata ilişkin çektiği yüksek bir çıta var. Ondan sonra yazılan ve hatta bazıları popüler olan çoğu yazar, uzun seriler tamamlamış olsalar da, bugün sıkı bir Tolkien okuru olarak net bir şekilde söyleyebilirim ki, yazılanlar Tolkien'in derinliği, üslubu ve sıfırdan yarattığı kurgusal evrenin yanına dahi yaklaşabilmiş değiller. Belki de doğru yazım motivasyonu Tolkien'in tarzını yakalamak değil de kendi tarzını oluşturmaktır kim bilir. Bununla birlikte, kültürümüzün taşıdığı geniş geleneksel anlatı havuzu ve efsânelerimizin derinliği düşünüldüğünde, Türk yazarlardan, en azından kendi ülke sınırlarını aşacak bir fantastik kurgu romanı çıkmamış olması düşündürücü. Bu hususta bir elin parmaklarını geçmeyecek örneklerin de ülkemizde kendi okuruna ulaşmakta dahi sıkıntı yaşıyor. Canlı örnek her zaman iyidir. Misal bu satırların yazarı olarak sıkı bir fantastik kurgu edebiyatı okuru olmama ve yukarıda belirttiğim kıstasları çok önceleri sağlamış bir seri olmasına rağmen geçen seneye kadar Barış Müstecaplıoğlu'nun Perg Efsaneleri serisinden bîhaberdi. Postmodern edebiyatı parmaklarında oynatan üstadım Metin Savaş bana kendisinden bahsedene dek hiçbir kitabını okumamıştım. Bu anlamda özellikle pişmanlığım büyük. Perg Efsanelerinin bütün kitapları İthaki Yayınları tarafından yayınlanmış. Size tanıtacağım ilk kitabı da karton kapaklı ve 309 sayfa. Kitapla ilgili olarak ilk kalemde belirtmem gereken husus, bu eserin bir Türk fantastik edebiyatı eseri olarak algılanmaması gerektiği. Perg Efsaneleri batılı usullere göre kaleme alınmış, sekiz dile çevrilmiş, mevcut üslubu ile yabancı pek çok örneğinden daha dikkat çekici bir fantastik kurgu ürünü. Bu konuyu bir yergi veya eleştiri olarak değil, bir tespit olarak dikkatinize sunuyorum. Karşınızda batı menşeili bir kurguya sahip ancak bir Türk tarafından Türkçe yazılmış bir fantastik kurgu serisi var. Kitabın beni derinden etkilediğini söylemeliyim. Elbette burada kusursuz, mükemmel gibi tanımlamalar kullanmayacağım. Bazı ufak noktalarda eleştirilerim var. Ancak belki de komplekslerimizin esiri olduğumdan, bir Türk yazardan bu kadar güzel bir fantastik kurgu romanı okumayı beklemediğimi söyleyebilirim. Hatta yabancı bir yazarın eserini okuyormuş hissine kapılıyorsunuz. Tasvirler ve hikayenin geçtiği evrenin tanıtılması konusunda bir miktar eksiklik var. Müstecaplıoğlu'nun kalemi sürükleyici olmasına rağmen yarattığı karakterleri ve evreni kafanızda eksiksiz bir şekilde canlandıramıyorsunuz. Bazı boşlukları mecburen sizin hayal gücünüz dolduruyor. Örneğin Instagramda yazarın kendi paylaşımlarında genç arkadaşların Leofold'u resmedişlerini gördüğümde, benim kafamda çok daha farklı bir canavar figürü belirmiş olduğunu fark ettim. Bu biraz da, karakterin tasvirinin ayrıntılandırılmamış olmasıyla alakalı. Sürükleyicilik anlamında ciddi anlamda en üst düzeyde olan ilk kitap, bu sürükleyiciliğine rağmen bazı yerlerde çok hızlı atlamalara sahip. Kitabı okumaya başladığımda, ana hikayenin dört kitap boyunca süreceği fikrine kapılmama rağmen, ilk kitabın sonuna doğru aniden sona gelmiş olmam rahatsız etmese ve kitaptan aldığım zevki engellemese de, biraz eksik kalmış hissettirdi. Karakterlerin tasvirinde detay olmamasına karşın karakterlerin; diyalogları, kişiliklerini yansıtan alt yapıları ve Müstecaplıoğlu'nun okuruna çok net bir şekilde yansıtmayı başardığı duyguları konusunda da gerçekten türünün en iyi iki üç örneğinden biri olduğunu belirtmeliyim. Üstelik, içi boş bir fantastik kurgu yerine, ahlâki ve felsefi bir altyapısı olan hikayesiyle de bu eserin neden pek çok yabancı dile çevrilerek dünyaya açıldığını rahatlıkla anlıyorsunuz. Barış Müstecaplıoğlu bu romanıyla yakından takip ettiğim yazarlar arasında yerini aldı bile. Şimdi sırada Perg Efsanelerinin ikinci kitabı olan Merderan'ın Sırrı var. Ön yorum olarak, ilkinden çok daha sürükleyici ve iyi başladığını belirteyim. Daha ayrıntılı yorumları da yakın zamanda sunuyor olacağım.

Bugüne kadar Perg Efsaneleri serisi ile tanışmadıysanız ve fantastik kurgu edebiyatı okuruysanız, Barış Müstecaplıoğlu'nu muhakkak okumanızı tavsiye ediyorum.

Kitaplarla kalın.